Evvet, İstanbul'a  geleli 26 gün oluyor. Şimdiye kadar geçen zamanımda iyi kötü çok şey yaşadım.

İyiler;

  • Herrr şey var. İstediğiniz her şeye yeteri çabayla ulaşabiliyorsunuz. 
  • Gezmek için güzel, Kadıköy favorim.
  • İTÜ Kampüsü baya iyi, Kulüpler Şenliği olsun etkinlikler-konserler olsun güzel.
Kötüler;
  • Ulaşım çok sıkıntı. Maçka binasına ulaşmak için 1 otobüs + 4 metro + teleferik yapmak durumunda kalıyorum. Günün minimum 3.5 saati yolda geçiyor.
  • İnsanları çok gergin. Bu durum beni de geriyor. Metrodan inenlere yer açmak için metrodan indim, geri girerken beni dürtüp 'önüme geçme' falan diyorlardı. Onlara da hak vermek lazım yine.
Bütün bunların yanında İTÜ'de tanıştığım insanların büyük kısmı iyi insanlardı ya da henüz kimseyi tanımadığımdan bana öyle geldi. Çoğu zaten Anadolu'dan gelmiş benim gibi çocuklardı. Yatay geçiş için gelen de birkaç kişi gördüm. Yatay geçişle iyi tıplardan gelen de azımsanmayacak bir kesim var.

Hazırlık eğitimi ise güzel gibi. Başlarda çok basit geliyordu ama bu aralar hafif zorlaşmaya başladı. Ayrıca ben baya bir süredir çalışmıyorum ve acilen kendimi geliştirmem lazım. Yine de sınıfta rockstar gibi parlıyorum ehehe. B1(P3 oluyor) kurunda başladım ve doğru seviyede olduğumu düşünüyorum ancak herkes doğru sınıfta değil gibi hissediyorum. Özellikle düzey belirleme sınavında 'Speaking' kısmının olmamasının etkisi belli. Çok fazla kişi söz almıyor, konuşmaya çekiniyor.


Şimdilik tespitlerim bunlar, illa devamı gelecek dostlar... Görüşmek üzere